Fimooo

Ne şiriin.Şunu yapabilsem ne güzel olurdu değil mi?
Efendim fimo ya merak saldım da.Ama Boncukçunun alıp yolladığı fimo hamurlarından daha hiç birini vakit bulup yapamadım.Deneyeceğim inşallah.Bu arada internette bir sürü site buldum fimo ile ilgili ,birini de Boncukçu bulmuş hem fimo hem az aşağıda bir sürü pisi var.Bendeniz ise ancak 12 Hazirandaki sınavdan sonra fimo ile ilgilenebileceğim ancak.Ama Boncukçu başımın eti yiyor yaap diye.Vallahi yapıcam billahi yapıcam,hem ben severim öyle oyun hamuru gibi şeylerle mıncık mıncık oynamayı.Bir site de burada fimo yapımı ile ilgili.Tabii bir de burası vaar.Şimdilik dikkatle siteleri gezip nasıl yapılır bilgi topluyorum efendim.Yakında büttün eserlerimle buradayıım.AZZ SONRAA...Bekleyiniz anacıım...

Burada da Boncukçu bu mor kediyi bulmuş.Yani uğraşsam aynısını yaparım değil mi?Çok güzel ama yaa..

kvartzaghi

"Okumaya bile zorlandığımız bu yemek- çorba arası şey de ne ki? "derseniz "yerden göğe kadar haklısınız "derim ben de. Karadenizin en doğusuna has bir iştah açıcı bu.Dikkat ederseniz iştah açıcı dan sonra bir kelime yok.Çünkü çorba desem değil ,hoşaf desem tuzlu...Neyse efendim eşim Sadrazamcım çok sever.Bizim evde çok yapılmazdı.Ben de eşimin ailesindeki büyüklerden öğrendim evlenince.Tadı iyicene ekşi,tuzlu soğanlı bişi,suluca ekşi bir salata...Ay tarif edemiyorum ben yazayım yorum sizden:
Tarif aşağıda:
Yarım kilo kadar ekşi yeşil eriği komposto yapıyormuşsunuz kadar suda iyice haşlayın.Beş-altı sap yeşil soğanı ince ince kıyın,yarım demet kadar taze kinziyi de ince doğrayarak ilave edin.damak tadınıza göre tuz ve kırmızı pul biber le beraber soğuk olarak servis yapın.
Not:Önce isterseniz bu ölçülerin dörtte birini yapın.Damak tadınıza çok aykırı gelebilir bu ekşi,tuzlu acı ve sulu karışım:)
Eşim çok sevdiğinden arada bir yapıyorum.Tee bir vakitler sınır yeni açıldığında Batuma geçmiş ve ordaki pazar yerinde buna benzer birşeyi şişelenmiş satılıyor görünce çok şaşırmıştım.Herhalde gürcülerde de var aynı yemek.Sıcak yemeklerin yanında salata nevinden yeniyor kaşıkla.
Afiyet olsun...

Pazarda

Kuzine ile pazara gittik bu öğlen.Buradaki pazarları seviyorum.Özellikle köylü pazarı dediğimiz kısımdaki yerel sebzelere bayılıyorum.Genellikle fazla hormon filan kullanılmamış, kısmen organik tarım ürünü diyebileceğimiz türden oluyor sebze ve meyveler.Hele şimdi yavaş yavaş yerel yeni mevsim ürünleri de çıkmaya başladı...
Ben de bu sabah Boncukçunun geçen yıl yaşgünümde yapıp gönderdiği, boncuk kursunda o zaman "şımarık kolye" adını verdikleri kolyeyi takmıştım.Amanın kolyem pazarda pazarcı hanımlar arasında bi rağbet gördü sormayın,herkesler kolyeme bayıldı.Hele gençten bir hanım artık dayanamayıp yakından incelemeye aldı kolyemi.Kuzinenin yanında fotoğraf makinası varmış.Çekti hemen resimleri.Döndükten sonra hemen bilgisayara...

Pazardan acı biber ve fesleğen fideleri aldım eve gidince minik balkon bahçeme dikeceğim hemen.Birde (buraya resmini koymayı unuttum)yörede yapılan şimşir den tahta kaşıklar aldım.Anneme yollıyacağım.Ankaradaki tahta kaşıklar birşeye benzemiyor.Zonguldak ve daha iyileri Amasra civarında Türkiyede bulabileceğiniz en iyi şimşir tahta kaşıklar üretilir.Ben Ankaradaki akraba ve çoğu tanıdıklara alıp giderken götürüm hep.
Birde pazar işimiz bitince civardaki mantı yapan bir yere gidip ev yapımına benzeyen mantıları da yedikten sonraa döndük iş yerine.

ebru

Geçen postta (yav" yazı mazı ,post demeye dilim alışamadı "derken nasılda blogger oluverdik.Post muş!..) sözünü ettiğim ebru çalışmalarından biri yukarıda efendim.Gerçi ebru yapmak toprak boyayı karmak ve kitreli suyu hazırlamakla başlayan ,hepsinin bir bütün olduğu sanatmış.Ama biz Boncukçunun hazırladığı toprak boya ve gerçek kitreli su ile olan ebrunun evde yapılması (hem de annemin mutfağında!)pek mümkün görülmediğinden,gerçek ebrunun nasıl yapıldığını balkonda azıcık bendeniz gördükten sonra evde mutfakta ,babamla Mamuli nin meraklı bakışları altında hazır boyalar ve ebru sıvısı ile birkaç ebru deseni çalıştım.Aman ne zevkli sıvının üzerinde o desenleri hazırlamak ve sonra kağıda alıvermek.Tabii ben sadece desenleri yaptım,kağıda alıvermek te olayı bilen birinin işi olduğundan Boncukçu yardım etti.Zonguldağa geldikten sonra iş kaldı onları mat cam kullanarak çerçeve yaptırmaya.

Ankara seminer devam...

Anneler gününden bir kare...Annecim o sabah yıllardır aramızda oyun haline geldiği gibi hiiç kalkmadı yatağından çıkmadı.Ne zaman ki biz "tamam sofra hazır"diyene kadar.Süslenmiş püslenmiş bir halde kahvaltıya geldi:)önce hediyelerimizi açtıık,günün keyfini sürdüük bi güzel.Sonra mükellef bir kahvaltı edildi ailecek.(soldaki siyahlı tombik
bendenizim,yanımdaki şık bayan da annem)Fotoğraflarda yüzleri nasıl flu yapacağımı henüz öğrenemediğimden paintte noktaladım:))

Ankaraya gidipte Ankamall'a uğranmadan olurmu?Hem de Bistro fortunada bir kahve içilmez mi?.Frambuazlı çiiz kek ile beraber baileys cafe içilir.Çok ta güzel olur.Bir de foto çekilir.

Boncukçu'nun sitesinde görmüşsünüzdür.O bugünlerde ebru yapımına merak saldı.Çokk güzel ebrular yapmış.Malzemelerini eve taşımış ve benim için tepsiye ebru yapılan sıvıyı hazırladı bir gün.Oturup ebru yaptık.Çok zevkli fakat bir o kadar pis bir iş.Amaa ben çok hoşlandım.Bir sürü ebru yaptım.Çerçeveleteyim de basayım bir ara ebrularımı.

Sonra bir gün Kuzine ve Boncukçu ile beraber Atatürk Orman Çifliğinde Sencam Köftecisine gidilir.Şahane inegöl köfteler ile künefe yenir.
Sonra başka bir gün fotoğraf çekmeyi unuttuğumuz Uludağ lokantasında şahane bir iskender yenir.
Zonguldağa dönünce de korkaraktan tartıya çıkılıp fazla kilo almadığını görünce bir ohh! çekilir:))

Ankarada seminer

Geçen hafta bir seminer için Ankarada idik.Yukarıdaki fotoda Kuzine Nenoni ve Boncukçu yu görüyorsunuz.Kuzine ile kızkardeşim Boncukçu epey zamandır blog aleminden tanıştıkları halde bir türlü karşılaşmaları mümkün olmamıştı.Bir gün seminer çıkışı Armada iş merkezinde buluştuk ve "AA "dedik "bir nevi blog kızları toplantısı gibi oldu"

Anneler gününde Ankaradaydım.Sevgili oğlusum Mamuli anneannesi ile bana birer buket çiçek getirdi.Oy canım benim unutmaz hiiçç.

Öğlen tatillerinde bütün işimiz nerde ne yesek oldu:))Bir yemek dönüşü Bahçelievlere gidince Mado da dondurmalı baklava yememek olmazdı tabii.Faturayı da habire bana "zayıfla" diyen sadrazamcımın verdiği ek kart ile ödemek te bayağı eğlenceli oldu doğrusu.

Annemin minik balkonundaki çiçekler.
Efendim daha havadis ve resim çokk.gerisi daha sonra.

Hıdrellez

Hıdrellez Bahar bayramınız kutlu olsun.Umarım bu sene ve bütün diğer seneler için dilekleriniz kabul olur.Hıdrellezin tam günü 5 mi yoksa 6 mayıs mı bu sene?Geçen sene balkonumda gül olmadığından ve sokaklarda akşam akşam gül dibi aramıyayım diye sardunyanın altına Hızır'a mektubumu bırakmıştım.Kendini gül sanan sardunya diye yazmıştım.Tabii o yazıyı buralarda aramayın diye link verdim çünkü o yazı eski bloğumda durup duruyor.Bu sene balkonumdaki saksıda minik bir gül dalı var ama ben cumartesi Ankaraya gidiyorum.Acaba bu akşammı dilekleri koyucaz gülün altına yarın akşammı?Birilerine sorarım artık.Ya da iyisimi bu akşam benim balkondakine yazayım yarın olmassa annemlerin bahçedeki güllerin dibine mektupları bırakırım.Ayrıca Ahırkapı hıdrellez şenliklerine de girip bi mektup ta oraya bıraktım.Yaa valla kendim için fazla bişi istemedim.Hep sağlık sıhhat ve herkes için güzel günler...
Ankara dönüşü görüşürüz efendim.Çünkü orda nedense Mamulinin bilgisayarının başına oturmam pek mümkün olmuyor.Ya bir işim oluyor,ya bir yere gidiyoruz,ya da birileri geliyor.Hele bu sefer seminer var hiç olmaz.Akşamları da gezeceğiz. Blog mlog yazamam değil mi ama?
Hoşçakalın,sağlıcakla kalın.Bayramınız kutlu olsun.

Taşucu,çok seminer az gezi

Siz bakmayın bu güzel güzel manzaralara, hergün akşamlara kadar seminer-ders canımız çıktı.Ne zormuş ,unutmuşum vallahi ders çalışmayı felan.Resimler sırasıyla üst solda kaldığımız minik evler,üst sağ Akdeniz,Taşucu kum mahallesi sahili.alt sol eğitimleri yaptığımız yerin önündeki bahçe,az geriden görülen deminki sahil,alt sağda ise yemekhane ve dersliklerin önü,öğlen tatilinde çayları alıp açık havanın keyfini çıkardığımız masalar.

Bu da Taşucu kasabasındaki balık ve tantuni lokantalarının arasına sıkışmış bir müze.Çok güzel anforalar ve batık gemilerden çıkarılmış eserler vardı.Bir köşede de eski dikiş makinaları.Hafta sonu tekrar seminer var.Fakat bu sene hıdrellezde Ankaradayım.Annemin balkonundaki gül saksısının altına koyiim bende bi mektup.Gerçi kuzinenin vermiş olduğu linke gidip hızıra bi mektup yolladım ama.Bir tanede gülün altına koyayım birinden birini görür belki:))

Gerdan çorbası

Gene Annemin tariflerinden biri.Bu aralar nenoni yemek bloğuna döndü farkındayım.Ama yarın Taşucu fotoğraflarından bazılarını basacağım söz.Sonra haftasonu tekrar Ankaraya gidiyoruz.Seminer var gene. Ankara da gezip gördüğümüz yeyip içtiğimiz yerler de gelince.
Taşucuna giderken önce bir Ankara yaptık.Gittiğimiz akşam bir de baktım kii Annem gerdan çorbası yapıyoorr.Tezahuratımı mazur görünüz ,kendisi şimdiye kadar yediğim en iyi çorbaları yapar da.İşte efendim tarifi aşağıda:
Malzemeler:
*1,5 kilo kuzu gerdan(ya da kuzu incik ile de güzel oluyor)
*3 yumurta sarısı
*3 kaşık yoğurt
*2 kaşık un
*bir çorba kaşığı tereyağı
*tuz,kırmızı pul biber,aldığı kadar su
Yapılışı:
Kuzu gerdan tuzsuz iyice haşlanır.Tuzsuz olması önemli yoksa yoğurt kesiliyor.Etler ince ince didiklenir.yumurta sarısı,un ve yoğurt ile terbiye edilir.İyice piştikten sonra tuz ilave edilir.Üzerine yağ ile kırmızı biber yakılarak dökülür.
Afiyet olsun.

gün masasından salata tarifleri

Bu yeşil zeytinli patates salatasını ufuk mutfakta da görüp yaptım.çok lezzetli va albenili bir salata oldu.

Bu da annemin tariflerinden mantarlı tavuk salatası tarifi çok kolay hemen vereyim:
2 adet tavuk göğsü,yarım kilo kültür mantarı,3-4 adet salatalık turşusu(kornişon kullanırsanız onlar ufak olduklarından daha adedi fazla tutmalısınız),yarım bardak mayonez,yarım bardak yoğurt,küçük kavanoz garnitür(annemin tarifinde yoktu ben yakışacağını düşünerek ekledim),tuz biraz zeytinyağı,limonsuyu.
Yapılışı:Tavuk göğüslerini iyice haşlayıp ince didin,mantartları doğrayıp limonlu suda haşlayın.Salatalık turşularını ince doğrayın hepsini garnitür,mayonez ve yoğurt ile beraber karıştırın limon ve zeytinyağı ilave edin istediğiniz şekilde süsleyip servis yapın.

Bu da bildiğimiz mercimekli köfte.Yapılışı çok kolay.Bir bardak kırmızı mercimeği haşlayın,içine iki bardak kısırlık bulguru ilave edin.Bırakın şişsin.üç dört sap ince doğranmış yeşil soğanı bir kaşık biber salçası ile biraz kavurun.Tuz limon suyu ile beraber şişen bulgurlara karıştırın iyice yoğurun.Arzuya göre kırmızı biber ilave edin.Köfteler halinde kıvırcık marul ile beraber servis yapın.
Afiyet olsun efendim...