Geçen gün Ankara'dan misafirler geldi işyerimize.Bir tanesi çok eski arkadaşım.Görevli ve azıcık ta gezmek için gelmişler.Dün ben de onların peşine takıldım birlikte Amasraya gittik.Yukarıdaki fotoğrafı giderken yolda durup çektik.Göbü kumsalı.Şimdi bomboş tabii.Hem daha mevsim açılmadı buralarda,hemde saat daha erkendi.Yazın hele hafta sonları iğne atsan yere düşmez derler ya işte öyle oluyor.
Amasra kalesinde bir çay bahçesinde oturduk.Hava tam kararında eserken ağacın altında çay içmek harika oldu.E ben bu kiloyla oralara kadar tırmandım yani,yoruldum tabii:))Amasranın tahta işleri meşhurdur.Çarşıyı şöyle bir dolaşıp bütüün dükkanlara girip çıkıp en azından birkaç tahta iş almadan olmaz,biz de öyle yaptık zaten.Amasraya gelipte Canlı balık lokantasında girilmeden olur mu?Olmaz.Ama karnımız sabahki mükellef kahvaltıdan tok olduğu için Canlı balık lokantasının dillere destan salatasını ve yanında soslu midye tavasını yemekle yetindik.Artık yavaştan akşam olmaya başlamış ve evde biraz da grip olmuş vaziyette bırakıp işe geldiğim Sadrazamcım"nerdesin hastayım,gel bana bi çorba yap bari"diye kendini iyicene acındırdığından daha fazla oyalanmıyarak geri döndük.
2 comments:
o SALATANION SIRRI NEYDİ, SİRKESİNİ Mİ KENDİLERİ YAPIYORDU:
Evet sanırım hem sirkeyi kendileri yapıyorlar hemde yeşiller hariç diğer malzemeyi biraz sirkeli sosta bekletiyorlar.
Post a Comment